“Düşünen beyin” ile “hisseden beyin” birlikteliğini ön plana çıkaran duygusal zeka olgusu psikoloji, sosyoloji, klinik çalışmaların yanı sıra, iletişim, işletme ve pazarlama literatürünün giderek artan ilgi odağı…
Bir insanın yaşamının ortalama kırk-elli yılı çalışarak geçmekte. Oldukça uzun bu zaman dilimi pek çok duyguyu hafızalara kalıcı deneyimler olarak yerleştirmekte, ilk işe giriş, kazanılan başarılar, kaybedilenler, terfiler, işten çıkarılmalar, paylaşılanlar, hayal kırıklıkları, cesaret, umutlar, korkular, mutluluk gibi….
Vince’in ifadesiyle,
“Her organizasyon duygusal bir ortamdır çünkü bireyin fonksiyonlarına bağlı olan ve amaçlarına hizmet etmek üzere kurgulanan bir insan icadıdır.